Yalaz Boya

Yalaz Boya

Yalaz Boya

Yalaz Boya

Yalaz Boya
Yalaz Boya
Boya El Kitabı

Gökyüzünün pembe, toprağın mor, ağaçların mavi olduğu çocuk resimleri vardır. Bu resimlerde portakal renkli insanlar yaşar, göklerde kıpkırmızı kuşlar uçar. Bu resimler onları yapan çocuklar kadar renkli, onlar kadar hayat dolu, capcanlıdırlar.

Ressamların tabloları vardır, yaşamı ve onu yansıtanları dile getirirler. Baktığımızda ışığı, renkleri, gölgeleri ve onların uyum içindeki dansını görüp gözlerimizi ayıramayız bu tablolardan.

Kendi yaşamlarımız vardır, onları beğenilerimizle oluştururuz. Evimizi sevdiğimiz renklerle donatırız, giysilerimizde en beğendiğimiz rengi bolca kullanırız. Tıpkı resimler ve tablolar gibi yaşantılarımız da renklerden oluşur. Hatta kimi insanları ve yaşamları "ne kadar renksiz" diyerek dile getiririz. Renkler günlük yaşantımızda çocuğumuzun düşündüğünden daha çok yer almakta ve bizler onlardan sandığımızdan daha çok etkilenmekteyiz Renklerin psikolojik etkileri neredeyse hepimizce bilinmekteyse de fizyolojik etkilerinden pek azımız haberdarız. Evet, renkler fizyolojimizi de etkilemekteler. Bu etkileşimin nedenini anlamak için rengin gerçekte ışık, ışığınsa bir elektromanyetik enerji olduğunu hatırlamamız yeterli olur. Işık değişik dalga boylarına dönüştüğünde ortaya çeşitli renkler çıkar. Kısaca, renk ışığın değişik titreşimlerdeki görüntüsüdür.

Renkler içerdikleri düşük ya da yüksek titreşimli enerjileriyle üzerimizde etkili olurlar. Olumlu ya da olumsuz, duygusal, zihinsel ve fiziksel dünyamızı derinden etkileme gücüne sahiptirler. 

Yapılan araştırmalarda renkler ve insan davranışları arasında çok sıkı ilişkiler olduğu görülmüş, sevdiğimiz pek çok rengin içinde kişiliğimizle ilgili bilgilerin olduğu anlaşılmıştır. Renk seçiminizi mizacımız, yaşam koşullarımız, bilinçli yaşantılarımızın yanı sıra ihtiyaç duyduğumuz enerjinin niteliği de belirlemektedir.

Renkler ve kişiliğimiz arasındaki ilişkinin çözülmesi amacıyla "renk çarkları" kullanılmaktadır: 8 canlı renkten oluşan bu çarklardan yapılan renk seçimleri sonucunda kişilik yapısıyla ilgili yorumlarda bulunulur. Seçilen renkler bilinçaltı istekleri, yetersizlikleri ve gizli yetenekleri ortaya çıkarmakta ve böylece etkili bir kişilik geliştirme aracı olabilmektedir.

KIRMIZI

Fiziksel gücün, hareketin, canlılığın rengidir. Başlangıçları teşvik eder. Çalışmaya şevk verir, tembelliğin karşıtıdır. İhtirasın ve cinsel aşkın temsilcisidir. Olumsuzluğu kabalık, duyarsızlık olarak ortaya çıkar. Kızgınlığa ve saldırganlığa yol açar. Tamamlayıcısı turkuazdır.

Mekanda Kullanımı
Hareketin yoğun olduğu yerler için uygundur. Mutfak, çocuk odaları, dans stüdyoları, diskotekler topluma açık olan alanlar. Koyu tonları yoğun ve sıkıcı bir atmosfer yaratacağı için tercih edilmemelidir. Duvarlarda ve elektrikli aletlerin çalıştığı ortamlar da kullanılmamalıdır.

Sağlık Alanında Kullanımı
Kan hücrelerinin oluşumunu destekler, kan dolaşımını arttırır. Anemide, felçlilerin tedavisinde, soğuk algınlığı, nezle ve gripte kullanılmalıdır. Melankoliyi, üzüntüyü yok etmede yardımcıdır. Yüksek tansiyonu ve ateşli hastalığı olanların kullanması önerilmez. En sevdiğiniz renk kırmızı ise, ateşli ve aktif birisiniz. Yönetme duygunuz ağır basıyor, tipik bir lider ve öncüsünüz. Mücadeleyi seviyorsunuz. Başarmak ve amaca ulaşmak yaşam felsefeniz. Planlarınızdan çok gücünüze ve azminize güveniyorsunuz, ama bu yoğun duygularınızla mantığınızı birleştirmediğiniz durumda yaşamınızda dengeyi sağlamanız zor olabilir.

TURUNCU

Kırmızı gibi dışa dönük ve heyecan vericidir, ancak ondan daha yapıcıdır. Sağlık, canlılık, yaratıcılık, güven, cesaret ve iletişim turuncunun özellikleridir. Mutluluk vericidir. Olumsuzluğu ezici olma ve üstün gelme isteği şeklinde ortaya çıkar. Bazen de gösteriş meraklısı bir karakter şeklinde kendini gösterir. Tamamlayıcısı mavidir.

Mekanda Kullanımı
Mutfakta, çocuk odalarında, yemek odası ve koridorlarda sıcaklık yaratır. Neşe ve mutluluk vermesi istenen ortamlarda ve geniş alanlarda kullanılmalıdır. Büro, çalışma odası ve yatak odası için uygun değildir.

Sağlık Alanında Kullanımı
Dolaşım, sinir ve solunum sistemlerini harekete geçirir. Zihinsel faaliyetleri uyarır, metabolizmayı hızlandırır. Çocuğunu emziren annelere önerilir. Sağlıklı diş, tırnak ve saç için gereklidir. Açık tonları romatizmada kullanılır. Karaciğere yarar. Strest altındaki insanlara uygun değildir. En sevdiğiniz renk turuncu ise, çabuk heyecanlanan yapınız var. Neşeli, coşkulu ve sosyalsiniz. Konuşmak ve tartışmak hoşunuza gidiyor. Hızlı hareket ediyor olmanız yorgunluk duymanıza neden olabilir. Turuncu rengin insanları haklı olduklarını kanıtlamaya isteklidirler. Bu tutumdan vaz geçip iç huzuru geliştirmeniz gerekir.

SARI

Parlak, neşeli ve sevecendir. Umut aşılar. Alçakgönüllüğü, bilgiyi ve bilgeliği simgeler. İlham vericidir. Olumsuzluğu iki yüzlülük, aldatmaya eğilim şeklinde ortaya çıkabilir. Zihinsel karışıklığa da yol açabilir. Tamamlayıcısı mordur.

Mekanlarda Kullanımı
Mutfak için çok uygundur. Çalışma odalarında kullanılmamalıdır, zihni bulandırıp karışıklığa yol açar. Dinlenme amaçlı ortamlarda önerilmez. 

Sağlık Alanında Kullanımı
Sindirim sistemi üzerinde etkilidir. Hazımsızlığı önler, iştahı açar. Sinir ve kas sistemini güçlendirir. Doku ve kemik iltihaplarında kullanılır. Vücuttaki zehirli maddelerin atımını kolaylaştırır, kanı temizler. Sinir ve akıl hastalıklarında önerilmez. En sevdiğiniz renk sarı ise, yaşama akıl ve mantık gözlüğüyle bakıyorsunuz. Neden-sonuç ilişkilerini hesaplamayı seviyorsunuz. Olayları kontrolünüz altında tutmayı istiyor, işler umduğunuz gibi gitmeyince de kırıcı olabiliyorsunuz. Konuşmanız oldukça etkileyici. Odak noktası olmaktan hoşlanıyorsunuz. Sorumluluk ve otorite gerektiren işlerde başarılısınız.

YEŞİL

Paylaşımın, işbirliğinin, uyumun ve cömertliğin rengidir. Yatıştırır, güven ve huzur verir. Özgürlük doğal enerjisidir. Yeşil, yaşamın, yenilenmenin ve evrimin rengidir. Olumsuzluğu umursamazlık, kıskançlık, şüphe ve bencillik olarak ortaya çıkar. Güvensizlik ve tembellik de istenmeyen etkilerdir. Tamamlayıcısı macentadır.

Mekanda Kullanımı
Açık tonları mutfak için uygunudur. Koyu tonları zemin döşemesinde, fayanslarda kullanılmalıdır. Avlu, giriş gibi alanlarda kullanıldığında huzur verir. Hastane odalarında yatıştırıcıdır. Tembelliğe yatkın kişiler bulundukları alanda kullanmamalıdır. 

Sağlık Alanında Kullanımı
Kas, deri, doku oluşumuyla ilgilidir. Hücre onarımını sağlar ve yapısını güçlendirir. Sinir sistemini ve kalbi korur. Zehirli maddelerin vücuttan atımını kolaylaştırır. Yatıştırırcı ve dinlendiricidir. Kapalı yerlerde kalmaktan korkan insanların bu korkularını yenmelerinde yardımcı olur. Yanlış kullanıldığında yorgunluk ve tembellik hissi uyandırır. En sevdiğiniz renk yeşil ise, hiçbir konuda aşırıya kaçmayan, oldukça dengeli bir kişiliğiniz var. Verimli ve düzenlisiniz. Doğaya hayransınız ve her fırsatta doğal alanlara yöneliyorsunuz. Çevrenizde uyumlu, yumuşak ve içten bir atmosfer yaratıyorsunuz. Değişikliklere uyum sağlamanız bazen zor oluyor. Yaşam bakışınızı yeniden düzenlemeniz gerekebilir.

TURKUAZ

Üst düzeydeki bir değişimin ve dönüşümün simgesidir. Açık fikirli, yardımsever ve gururludur. Dikkati ayakta tutar. Kendini ifadeye yardımcıdır. Olumsuzluğu yaşamdan korkma ve çekingenlik olarak ortaya çıkar. Duygusal ve zihinsel soyutlanma isteği de bir başka olumsuz etkisidir. Tamamlayıcısı kırmızıdır.

Mekanda Kullanımı
Canlılık ve ferahlık yayar, mekanları daha geniş gösterir. Banyolar, yatak odaları ve çalışma odalarında da kullanılabilir. Açık tonları duvar için uygundur.

Sağlık Alanında Kullanımı
Son derece dinlendiricidir. Baş ağrısı, allerji, tahriş, kesik, yanık tedavilerinde kullanılır. Cilt hastalıklarında etkilidir. Cildi güzelleştirir. Stresi ve gerginliği azaltır, zehirli maddelerin atımını hızlandırır. Bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı koymanızı sağlar. Zihni açar. Tembelliğe eğilimli olanlara pek önerilmez.
En sevdiğiniz renk turkuaz ise, hayat dolusunuz. Dünyaya farklı bakıyor, değişik fikirlerle yaklaşıyorsunuz. Kolayca paniğe kapılmıyorsunuz. Olayları doğal akışlarına bırakmaktan yanasınız. Kolayca karar alıyor ve büyük bir netlikle kavrıyorsunuz. Yetenekli ve anlayışlısınız. Kendinizi kolayca ifade edebiliyorsunuz. Bu rengin insanları ruhsal dünyayı daha çok önemsediklerinden, gerçekçi bir biçimde davranmaları bazen zor olur.

MAVİ

Ruhsal dünyanın ve derin tutkuların ifadesidir. Sakinliği, güven ve sadakâti temsil eder. Yeteneğin, güzelliğin ve sorumluluğun rengidir. Mavi barışı, sevgiyi ve şifayı sunar. Umut, inanç ve özgürlük duyguları aşılar. Olumsuzluğu, sürekli arayış içinde olmak şeklinde görünür. Güvensizlik, hayalperestlik, aşırı duygusallık olumsuz etkileridir. Tekdüzeliğe ve tembelliğe de sürükleyebilir. Tamamlayıcısı turuncudur.

Mekanda Kullanımı
Sakinleşme, stres atma, dinlenme amaçlı olan her yerde kullanılabilir. Yatak odalarında, meditasyon mekanlarında açık tonları uygundur. Hareketin ve çalışmanın çok olduğu yerlerde kullanılmamalıdır. Koyu tonları olumsuz etkiler, tembellik ve melankoli yaratır.

Sağlık Alanında Kullanımı
Yüksek tansiyon ve ateşli hastalıklarda kullanılır. Güneş çarpmalarında vücut ısısını düşürür. Strese, baş ağrısında boğaz hastalıklarında yardımcıdır. Migrene, menenjite, uykusuzluğa, bağırsak bozukluklarına da iyi gelir. Mavi renk çocuk hastalıklarında etkilidir, özellikle diş çıkarma, boğaz ve bademcik ağrısı, kızamık, boğmaca, suçiçeği gibi hastalıklarda kullanılır. Miyop, katarakt ve benzeri göz hastalıklarında da mavi rengin enerjisinden yararlanılır. Felç, nezle ve düşük tansiyon sorunlarında tavsiye edilmez. Melankoliye yatkın kişiler bu renkten uzak durmalıdır. En sevdiğiniz renk mavi ise, nazik ve barışçılsınız. Çevrenizde içe dönük ve filozof olarak tanımlanıyorsunuz. Doğruluk, dürüstlük sizin için çok önemli. İnançlı ve güvenlisiniz. Çevrenizde huzur, güven ve barış olduğu için insanlar sizinle olmaktan hoşlanırlar. Yaşamınızda düzen isterseniz.

MOR

Asaleti, itibarı ve kendine güveni temsil eder. Özerklik ve bütünleniş yükselen özellikleridir. Ruhsal enerji ve sezgilerin rengidir. Yaratıcılık, hoşgörü ve düşünce gücü mor renk ile ilişkilidir. Olumsuz özellikleri unutkanlık ve sabırsızlık şeklinde ortaya çıkar.
Yanlış kullanımı sonucunda kavgaya eğilimli, saygısız bir karakter yapısı görülür. Küstahça bir gurur ortaya çıkabilir. Karakter bütünlüğünün kaybına ve kişiliğin çözülmesine yol açabilir de. Tamamlayıcı rengi sarıdır.

Mekanda Kullanımı
Ruhsal çalışmalar, özellik meditasyon odaları için uygundur, dini tören ve seremonilerde kullanılır. Morun açık tonları olan lavanta, leylak ve orkide yatak odaları ve çalışma odalarında kullanılır. Hastane ve kliniklerin bekleme odaları açık tonları ile dekore edilebilir, çünkü bu renk kendine güven duygularını harekete geçirir. 
Parlak, göz alıcı renklerle birleştiğinde olumsuz etki yaratabilir. Bu tür karışımlar ruhsal sorunları olanların, alkoliklerin ve bağımlıların olduğu mekanlarda kullanılmamalıdır.

Sağlık Alanında Kullanımı
Bedendeki tüm salgı bezleriyle ilişkilidir ve hormonal düzeni etkiler. Menenjit, beyin sarsıntısı, sara gibi hastalıklarda tedavi edicidir. Göz ve kulak rahatsızlıklarında kullanılır.
Kan temizleyici özelliği vardır. Akciğer, kalp, karaciğer ve böbreklerin sağlığında rol oynar. İskelet yapısı üzerinde oldukça etkilidir. Çeşitli kanser türlerinin tedavisinde kullanılabilir.
En sevdiğiniz renk mor ise, kişiliğinizin temelinde ruhsallık yer alıyor. Gizemli olaylar ilgi alanınıza giriyor. Yine de dünyevi yaşama olan ilginiz mavi renk insanına göre daha fazladır. Bu özelliğinizi ruhsallığınızla çok iyi dengelemektesiniz. İnsanlara sağlıkları için yardımcı olmak sizin için çok değerli.
Ağırbaşlı ve asil ruhlusunuz. Sanat ve duyarlılık gerektiren meslekler size göredir. Karakter özelliğinizi tam olarak yerine getiremediğinizi düşünmek belki de tek zayıf yönünüz.

MACENTA

Tüm renklerin en zarifi kabul edilir. İdealizmi temsil eder ve saygı, minnettarlık ve sadakat kavramlarıyla bağlantılıdır. Enerjisi anlayış ve olgunluğu getirir. İnsanlar arasında ayrım gözetmeyen bir yöneticilik anlayışı verir. Yumuşak, sıcak ve koruyucudur. Sevginin, şefkatin ifadesidir.
Olumsuz yönleri üstünlük kurma isteği, egemen olma arzusu şeklinde belirebilir. Anlamsız gurura yol açabilir. Yanlış kullanımı sonucunda kendine güvensizlik duyguları ortaya çıkabilir.

Mekanda Kullanımı
Yatak odalarında, bina girişlerinde kullanılması uygundur. Güven verir. Açık tonları olan gül pembesi ve somon banyo ve yatak odalarında kullanılabilir. Sakinleştirir. Saldırganlığı yok eder. Duvar boyası olarak, tamamlayıcısı yeşille birlikte kullanılabilir. Büroların, mutfak ve çalışma odalarının bu renge boyanması uygun değildir.

Sağlık Alanında Kullanımı
Beyne giden kan miktarını arttırır ve sinir sistemini dengede tutar. Baş ağrısını, yüksek tansiyonu, sinir bozukluklarını kontrol altına alır.
Normalin üstünde çalışıyor ve yoruluyorsanız, macenta ya da pembe renkli giysiler giymelisiniz. Enerji dinlendirici, koruyucu ve yumuşaktır.
Hafıza kaybında, kalp çarpıntısında, mide sorunlarında etkilidir. Solunum sistemini, adrenalin salgısını ve böbreklerin çalışmasını ayarlar. En sevdiğiniz renk macenta ise, kibarlık, anlayışlı ve iyi davranmak temel özellikleriniz olur. Şefkatli ve sıcaksınız. İnsanlara anlayış ve sevgiyle yaklaşıyor, onlara potansiyel güçlerini kullanmaları için rehberlik ediyorsunuz. Ortak çalışmayı seven, dost canlısı bir insansınız. Sevgi gücünüzle çevrenizi etkiliyorsunuz.

BEYAZ, SİYAH VE DİĞERLERİ

Beyaz tüm ışık tayfını bünyesinde toplamıştır. Enerji sistemini dengeler, temizler. Yaratıcılık duygularını açığa çıkarır ve geliştirir. Birlikte kullanıldığı diğer renklerin güçlerini arttırır. Siyah, gri ve kahverengi gökkuşağında ve renk çarkında bulunmazlar. Son derece yoğun ve ağır enerjileri vardır. Doğru zamanda kullanıldıklarında etkileri olumludur. Siyahın aşırılıkları dengeleyici özelliği vardır, ancak tek renk olarak kullanılmaması iyi olur. Kahverengi sosyal dengeyi ve toplum içinde rahatlığı sağlar. Zihin üzerinde etkilidir.

Yaşantımızın ortalama üçte ikisi kapalı mekanlarda geçirdiğimizi düşündüğümüzde iç mekanlarda kullanılan renklerin önemi ve üzerimizdeki etkisi daha da önem kazanıyor.

Renk, çevremizle kurduğumuz ilişkinin belirlenmesinde en önemli faktörlerden biridir. Diğer herhangi bir unsurdan daha başarılı olarak renk, monoton ve basit bir mekanı canlı bir mekan haline dönüştürebilir.

Duvarlarınızın rengini değiştirmekle, kullandığınız mobilyalarınızı değiştirmekten, hatta odanın oturumunu yeniden düzenlemekten daha çarpıcı sonuçlar elde edebilirsiniz.
İç dekorasyonda, bize özel renkler arasında bir ilişki kurabilmek için, genelde insanın renklerle "oynamasını" ve daha kuvvetli bie şekilde kendini keşfetme isteğini engelleyen o farklı ve tek olma korkusunu yenmeliyiz. Bir çoğumuz, kendimiz ifade etmeyi sınırlayan"makul","sakin", nötr ve pastel renklerle etrafımızı çevirmeye koşullanmış durumdayız.

Bir odanın içindeki boyanın, duvar kağıdının, döşemenin, halının ve ve diğer malzemelerin renkleri, bir binanın iskeletini veya çatısını örten giysiler gibidir. Tıpkı insanın üzerine giydiği giysilerin tenini, kaslarını ve kemiklerini örtmesi gibi...

Dekorasyonda renk kullanımı ile unutulmaması gereken genel bir kural, fazla renk kullanımının tıpkı az renk kullanımında olduğu gibi dengesizlik yaratacağıdır. Yapıcı etkilerini görebilmek için, renk ölçülü olarak kullanılmalıdır. En uyumlu görüntüleri, renkleri tamamlayıcıları ile birlikte kullandığınızda elde edersiniz.

Renk düzenlemesini yaparken ele alacağınız ilk şey kendi kişiliğinizdir. Sormanız gereken diğer sorular da şöyledir:

1. Söz konusu mekanda ne gibi aktiviteler yapılacak?
2. Ne kadar ışık alıyor? Temelde aydınlık bir yer mi, yoksa karanlık mı?
3. Ne gibi doğal renkler var? Mekanda ahşap, tuğla veya taş unsurları inceleyin.
4. Dikkat çekici ve canlı bir yer mi istiyorsunuz, yoksa sakin ve durgun mu?
5. Bu mekanda temelde soğuk bir atmosfer mi istiyorsunuz, yoksa sıcak mı?
6. Yüksek bir tavan mı var,yoksa alçak mı?
7. Bu mekanı büyütmek mi istersiniz, yoksa daha küçük görünmesini mi?
8. Mekanın temel şekli nasıl? Dar ve uzun mu, yoksa geniş ve kısa mı?

Bir odayı canlı, parlak ve dikkat çekici renklerle dekore etmek istediğinizi düşünün. Genelde bu tip renkler odanın görünen hacmini daraltıcı bir etki yapar. Kırmızı, pembe, turuncu ve sarı istediğiniz vurguyu verir. Bu renklerden hareketli ortamlarda en iyi sonuçlar alınır. Mutfağınızı veya bir kısmını bu şekilde dekore edebilirsiniz.

Canlı ve parlak renklerin iyi duracağı diğer mekanlar, çocukların oyun odası veya yemek odası olabilir. Diğer taraftan, daha sakin ve yumuşak bir atmosfer de arıyor olabilirsiniz. Yeşil, mor ve mavi bu tip bir etki yaratacaktır. Bu renkleri yatak odanızda veya çalışma odanızda da kullanabilirsiniz. Bu renkler, genişleyici ve açıklık hissi veren bir etki kazandırır.

SALON ve OTURMA ODASI
Salon ve oturma odasının rengi ortamda mevcut doğal renklere göre seçilmelidir. Yerler, şömine, tuğla veya taş işleri başlangıç noktası olarak görülmeli, koyu ve açık gölgeli renkler arasında sert kontrastlara yer verilmemelidir. Çünkü, kontrast renkler dikkat çeker. Ancak bu odanın amacı ise, dikkatinizin dağılmamasını gerektiren kitap okuma, müzik dinleme, sohbet etme ve dinlenme gibi aktivitelerin yapılabilmesidir.
Perde ve jaluzi seçerken, kullanacağınız duvarın rengiyle hafifçe kontrast oluşturacak bir renk seçmenizi tavsiye ederiz. Genel kural olarak, oturma gurubu koltukları, halılar ve sandalya döşemeleri duvar renginin koyu bir gölgesi gibi olmalıdır. 
Salon ve oturma odası için temel olan, renklerin keskin zıtlıklar oluşturmadan karıştırılmasıdır. Etkili vurgular için, vazo, abajur ve çiçek gibi odadaki diğer unsurların renklerini değerlendirin.

YEMEK ODASI
Yemek odası duvarlarında açıktan ortaya doğru değişen renklere yer vermek, mutlu, sıcak ve davet edici bir atmosfer yaratır. Bunun için, doğal, meyve renklerini andıran renkleri tavsiye ederiz. Mümkün olduğunca soluk yeşil, ve sarı gibi soluk renklerden uzak durmalısınız. Çünkü bu renkler hastalığı ve rahatsızlığı hatırlatır.
Kontrast renkler, masa örtüsü veya peçete gibi küçük unsurlarda kullanılabilir. Genel olarak, yemekteki renklerin net bir şekilde görünümüne yetecek kadar ışıklandırma olmasına dikkat edin.

MUTFAK
Mutfak nadiren dinlenilecek bir yerdir. Bu sebeple, hareket artırıcı renkleri hedefleyerek, renk kataloğunun sıcak renkler kısmında seçiminizi yapın. Bu renkler dikkatli ve hazır olma duygusunu, yaratıcılığı destekler. Tezgah için kontrast renkler kullanılabilir; bu oradaki ışık yansımasını artıracaktır. Daha koyu gölgeli renklerin seçildiği bölümler için kuvvetli ve net bir aydınlatmaya ihtiyaç vardır. Kullandığınız bütün havlular, porselen takımlar, tavalar ve diğer mutfak eşyaları, odadaki temel renge bağlı bir vurgu yaratmak için bir fırsattır.

YATAK ODASI
Burası, rahatlık ve sükunetin olması gerektiği yerdir. Bu yüzden sert kontrastların, ağır renklerin yerine yumuşak renkleri tercih etmelisiniz. İklimi de göz önünde tutmalısınız. Soğuk ülkelerde, sıcak renkler kullanılmalı, sıcak ülkelerde ise mavi grubu gibi sağlık ve serinletici renklere yer verilmelidir.

ÇOCUK ODASI
Ortaokul çağına gelmemeiş çocuklar için, berrak ve parlak bir ortam yaratması bakımından kırmızı, turuncu ve sarı bazlı renkler tercih edilmelidir. Ortaokul çağı ve üzerindeki çocuklar içinse, yeşil ve mavi bazlı renklerin açık tonları daha uygundur. Koyu renklerden kaçınılmalıdır, ayrıca okurken gözü yormayacak bir aydınlatma olmasına da dikkat edilmelidir.

BANYO
Banyolar genelde küçük yerlerdir. Bu yüzden, duvarlar için hacim genişletici, açık ile orta arası renklere yer vermenizi tavsiye ederiz. Fayanslar, küvet, lavabo ve tuvalet sabit unsurlardır. Bu sebeple başlangıç noktası da bu elemanlar olacaktır. Beyaz ve kırık beyaz banyo için uygun renklerdir, çünkü bunlar temizliği ve sağlığı çağrıştırır. Diğer uygun renkler arasında mavi, turkuvaz, mavi-yeşil, akuamarin veya yeşil tonlardaki açıktan ortaya değişen renkler sayılabilir. Bu renkler, doğal elementleri temsil eder. Akla su, canlılık ve geniş hacimi getirir. Havlular, diş fırçaları, saç kurutma makinası gibi eşyalar, genel renk gurubunuza uygun kontrast renkler kullanmanıza yardımcı olur.

ORTAK KULLANILAN ODALAR
Bu mekanı ortak olarak kullanacakların amacına bağlı olarak en uygun ortak renk saptanmalıdır. Ortak kullanılan odalarda, kuvvetli ve çarpıcı bir atmosfer yaratmak istiyorsanız, seçiminizi koyu ve canlı renklerden yana yapmalısınız. Sıcak ve rahatlatıcı bir atmosfer yaratmak için, gül rengi, şeftali, limon, leylak, ve pembe gibi renklere ve onların tonlarına yönelmelisiniz.  

Çoğumuz çocukken bize şu sorunun sorulduğunu hatırlarız! 

"En çok hangi rengi seviyorsun?" 

Kişinin özel renk tercihinden, onun karakteri hakkında ipuçları öğrenmek mümkün...Çünkü, renkler insanların kişisel özelliklerini ve ruhsal yapısını ortaya koyar! 

İnsanlar belirli renkleri neden beğenirler? İnsanlar, bir rengi, ihtiyaçlarına ters düşse de beğendikleri için seçerler. Modadaki değişiklikler ve bunların etkileri de renk seçiminde etkili olabilir.

Şimdi en sevdiğiniz rengi seçin ve karakterinize ne kadar uyduğuna karar verin.

KIRMIZI
Kırmızıyı seviyorsanız,enerjik bir şekilde dışa açık ve doğru hareket etmeye hazır bir tipsiniz. Yeni başlangıçlar, hareketlilik,motivasyon ve tutku sizi anlatan kelimeler... 

Dramayı da seviyorsunuz. Arkadaş canlısı, bağışlayıcı, minnet duyguları gelişmiş bir kırmızı seversiniz. Ayrıca kırmızı, güçlü cinselliğinizi de vurguluyor. Güç sahibi ve başarılısınız ya da böyle görünmek istiyorsunuz.

TURUNCU 
Eğer turuncudan hoşlanıyorsanız,enerjinizi azaltsa da herkeste heves ve gayret uyandıran, cesur ve maceracı bir tipsiniz. Yaptığınız her işte çok iddialısınız.

İçtenliğiniz ve canlılığınız ile çevrenizi mutlu ediyorsunuz... İnsanlarla dialoğunuz ve mizah duygunuz çok kuvvetli. Gülmeyi ve başkalarını güldürmeyi de çok seviyorsunuz. İletişim, hareket ve girişim sizin karakteriniz.

SARI 
Sarıyı seviyorsanız entellektüelsiniz. Akıl ve mantık sizden sorulur! Çalışkan bir kişiliğiniz var. Bulunduğunuz her ortamda otorite ve kontrol sahibi olmak hoşunuza gider.
Açık fikirlisiniz ve ayrıntılara çok önem verirsiniz. Çevrenizdekilere umut vererek, her şeyin daha iyi olacağı duygusunu uyandırırsınız. Etrafınıza düşüncelerinizle ilham verirsiniz.

YEŞİL
Yeşili tercih ediyorsanız, paylaşımcılığınız, uyumlu, verici ve yardımsever kişiliğinizle meşhursunuz. Olumlu muhakeme, bilinç ve anlayışınızla,ailenizin ve çevrenizin güven ve koruma sembolüsünüz. Karar verebilmek için uygun ortam oluştururmak önemli bir özelliğiniz... 

Özgürlüğe, uyuma ve eşitliğe verdiğiniz önem, sizin adalet duygunuzdan kaynaklanıyor. Doğaya ve onun getirdiği güvene değer verirsiniz. Muhafazakarsınız, kısa ve öz olmayı, kalabalıkta dikkat çekmemeyi tercih edersiniz.

TURKUVAZ 
İnsanlar size karşı ilgi duyarlar. Kolayca iletişim kurabilen, sakin ve rahatlatıcı kişiliğiniz bunda büyük rol oynar. Düşünce ve duygularınızdaki açıklık, iletişimde de açık olmanızı sağlar. Genç ruhlu ve canlı görünmeyi seviyorsunuz. Ilımlı, yardıma açık kişiliğiniz sizi başarıya taşıyor. Dikkatli ve her konuda bilinçli olmak ise temel özelliklerinizden...

MAVİ
Mavi ruhun derin gerçeklerine girişi gösterir. En iyi özelliklerinizden birisi istekliliğinizdir. Sizin varlığınız ve kaderinizde, bağlılık ile güven bulunmaktadır. 

Sorumluluk,sadakat ve düzen duygunuz kuvvetlidir. Bu da çevrenizdekilerde hayranlık uyandıran özelliklerinizdendir. Güzellik ve incelik ile bağdaştırılan popüler bir kişiliğiniz var. Sakin gücünüz, sukuneti, huzuru, kaderi, sıcak ve rahatlatıcı duyguları çağrıştırır.

MOR
Kendinize saygı duyuyorsunuz. Asalet ve kendi kendine yetme baş özelliklerinizden... Büyük bir olasılıkla sanatın bir dalıyla ilgilisiniz. Yaratıcı kişiliğiniz, enerji,vizyon ve sezginiz ile birleştiğinde, kaderinizin yazarı olur.

Tolerans ve anlayış sizin ile özdeşleşmiştir. Unutkanlık ve sabırsızlık da... Alçakgönüllülükle birleşik pratik idealizmi simgelersiniz. 

MAGENTA
Bu renk sizin yumuşaklık nezaket ve incelik duygularınızı ön plana çıkarıyor. Tutkulu, aşka aşık ve sevgi duyguları son derece gelişmiş bir yapınız var. İdealizm en saf haliyle sizde kişilik bulmuştur. 

Adanmışlık hali, saygı, minnettarlık gibi duygular sizinle beraber anılır. Anlayış ve olgunluğu, kibarlığı, sakinliği ve korumacılığı temsil edersiniz. Yön verme ve yönetme ise bir başka özelliğinizdir.

SİYAH
Geleneksel ve saygıdeğer bir kişiliğiniz var ama bir taraftan da; ya toplumu reddediyorsunuz ya da normlarına başkaldırıyorsunuz. Muhtemelen başarılı bir iş hayatınız var, çünkü siyah, güç ve otorite simgesidir. Size bütün saygınlığına rağmen, gizemli ve seksi bir görünüm verdiği de bir gerçek...

Ölümü, kederi ve bazı pişmanlıklarınızı ise sık sık düşünüyorsunuz. Karanlıkta ve gizli kalmış yönleriniz bazen sizi depresif ve mutsuz kılabiliyor.

BEYAZ
Beyazı seviyorsanız, temizliğin,saflığın ve masumiyetin simgesi bir tarafınız var demektir. Sıcak ortamları serinleten rahatlatıcı bir etkiniz var. İnsanlar da bundan çok etkileniyor. 

Etrafınızdaki herkesle anlaşabilecek kadar geniş görüşlüsünüz. Kişilere ve eşyalara ise çok bağlanıyorsunuz. Ayrılık sizi etkilediği kadar hiç kimseyi etkilemiyor... Ruhi konulara ve öteki dünyaya ise yakın ilginiz var. Ölüm sizin için bir bitiş değil, aksine güzel bir başlangıç gibidir. 

KAHVERENGİ
Kahverengiyi seviyorsanız, nesnelerin köklerine inebilen ve karmaşık sorunlarla basitçe ve direkt olarak başedebilen bir yapınız var. İstikrar sizin diğer adınız. Sizin için mantığa aykırı olmama esastır. 

Pratik ve maddecisiniz. Aynı zamanda düzenli ve sabırlı da... Özgüveniniz ve kendinize inancınız tam...İşinize, ailenize ve arkadaşlarınıza son derece bağlısınız. Yerleşik düzen ve gelecek için sağlam temeller sizin mutlu olmanız için gereklidir. 

Kansas Üniversitesi sanat müzesinde bir araştırma için halının altını elektronik bir sistemle donatmışlar, duvar rengini beyaz ve kahverengi olarak değişebilir yapmışlar. Arka fon beyaz kullanıldığında, insanlar müzede yavaş hareket etmiş, daha uzun süre kalıp, daha fazla alanda dolaşmışlar. Arka fon kahverengiye döndüğünde ise, insanlar müzede çok daha hızlı hareket edip, daha az alan dolaşmış ve müzeyi çok daha kısa sürede terk etmişler. O yüzden dünyadaki fast food restaurantlarının hepsinin sandalyeleri ve masaları kahverengi, duvar boyaları ise kahverengi-şampanya-pembe karışımıdır. Hiç bir fast foodcunun 
duvarını beyaz göremezsiniz.

Kahverengi aynı zamanda teklifsiz, rahat bir renk olarak kabul edilir. Karşınızdakinin kendini resmiyetten uzak daha rahat hissetmesini ve açılmasını sağlar. Kendisi üzerinde ciddi bir takibim yok ama tüm ünlüleri rahatlıkla konuşturmasıyla tanınan, ünlü televizyoncu Larry Kingi televizyonda her seferinde kahverengi kravatlar ve ceketlerle görüyorum. İstanbulda bir dergi grubuna verdiğim bir seminerde, gazetecilere bundan bahsettim ve röportajlarında kahverengi giymelerinin avantaj olacağını söyledim. Daha sonra, aynı dergi grubundan bir gazeteci dostumuz, "Şerif Bey, sizin yaptığınız konuşmanın ertesi günü bir röportajım vardı, kahverengileri giyip gittim, gerçekten adamı susturamadık" demişti. Sevgili Özden Aslan 40li yıllardan bu yana Avustralyada kahverengi üç parça takım elbise üretilmediği söylemişti. Batılılar, "You blend in people" diyorlar, kahverengi toprak rengidir ve diğer insanlar arasında kaybolur gidersiniz. İs görüşmelerinde, profesyonel toplantılarda sakın kahverengi giymeyin.


Kırmızı, iştah açar. O yüzden dünyadaki gıda firmalarının hepsinin 
logosunun kırmızı olduğunu hayretle fark edeceksiniz; Cola Cola, Pizza Hut, Mc Donalds, Ülker, Burger King... 
bu listeyi binlere çıkarabilirsiniz. 
Kırmızı tansiyonu yükseltir ve kan akışını hızlandırır. Zamanı unutun! İştahınız açılsın daha çok için! Uykusuz kalın!

Bir seminerimde "peki boğalar niye kırmızı renge saldırıyor?" diye 
sormuşlardı. Maymunların dışında, araştırılan hayvanların hemen hepsi siyah beyaz görmektedir. Yani boğalar da renk körüdür. Kırmızıya değil, kendilerine saldırılan koyu renkli beze saldırırlar. Birinin çıkıp İspanyollara bu gerçeği anlatması gerekir. Belki de kanı, heyecanı ve enerjiyi anlatan o kırmızı bez arenadaki, ölüme mahkum olan o zavallı boğaya değil de, tribünlerde oturan, televizyonları başında ölümü, kanı ve bağlantılı olarak cinselliği isteyen binlerce manyağa sallanıyor. 
Ben de onlara "Peki itfaiyeciler niye kırmızı renk kemer takar?" diye sordum, cevap çıkmadı. "Pantolonları düşmesin" diyeymiş.


Yeşil, güven verir. O yüzden bankaların logolarında en çok tercih ettikleri iki renkten biridir. Yatak odası için de rahatlatıcı bir renktir. Yaratıcılığı körükler. Batıda büyük otellerin mutfaklarında duvar renginin, aşçıların yaratıcılığını arttırmak için yeşile boyandığını duymuştum. Hastahaneler de logo ve iç dizaynlarında yeşili tercih 
eder. Çünkü rahatlatıcı ve sakinleştiricidir. Tabiatı en çok hatırlatan renktir.

Yeşil alanlarda insanların daha az mide ağrısı çektikleri tespit edilmiş. Sakız paketlerinde ve sebze satılan yerlerde de yeşil en tercih edilen renktir.

Siyah, gücü ve tutkuyu temsil eder. Hırsın da bir ifadesidir. 
Bizde ve batıda siyah, matemi simgelerken 
Japonyada mutluluğun simgesidir. 
Fonda kullanıldığında karamsarlığı çağrıştırır. Işığı yok eder. 
Konsantrasyonu en çok getiren renktir. Einstein, konsantre olabilmek için perdeleri siyah, gün ışığı olmayan bir odaya girer ve öyle düşünürmüş.


Freud, maviyi sakin diye niteler. Faber Birren ise tansiyonu 
düşürdüğünü söyler. Araplar ise mavi taşların kanın akısını 
yavaşlattığına inanırlar. Nazar boncuğu o yüzden mavi taşlıdır. Sakinleştirici bir renktir, batıda bu etkisi yüzünden intiharları azaltmak için köprü korkuluklarını maviye boyarlar. (Boğaz Köprüsünde bu is şov için yapıldığından maviye boyama yerine spot ışıkları ve sahne görüntüsü ve kırmızımsı bir ışık atmosferi oluşturulabilir) Amerikada bir ilkokulun duvarlarını beyaz ve portakal renginden maviye çevirmişler, çocukların yaramazlıklarının azaldığını tespit etmişler.

Mavi ve özellikle lacivert kozmik bir renk olarak kabul edilir; 
sonsuzluğu, otoriteyi ve verimliliği çağrıştırır. O yüzden dünyadaki firmaların yarısından fazlası logolarında maviyi kullanırlar. Hilton amblemini laciverde çevirirken, insanların kafasında daha büyük kuruluş imajı oluşturacağını biliyor. Aynı şekilde Bill Clinton, Büyük Jüriye ifade vermesinden önce mavi kravat takarak daha altın-bronz karışımı bir şekil ve rengi kullandığı görürsünüz. Daha çok altını ve parayı çağrıştırır çünkü.


Mor, nevrotik duyguları açığa çıkardığı, insanları bilinç altında korkuttuğu tespit edilen bir renk. 1998 yılında Ataköyde çatıdan atlayarak intihar eden çocuğun şizofren olduğu öğrenilmişti. İntihar resminde, yerdeki ajandadan, bir kenara savrulmuş çakmağa kadar her şey mordu. Yüzündeki masum ifade beni çok üzen çocuğun
tırnakları dahi mora boyanmıştı.

Pembe giyenlere, hizmetlerinden dolayı ödeme yaparken kendimizi daha rahat hissettiğimizi tespit etmişler. İngilterede Boots ve Marks and Spencer mağazalarında tüm tezgahtarların pembe gömlek giydiğini 
gördüm. (Bu yazıyı okuduktan sonra bizde de çek-senet mafyası tahsilata pembe gömlek giyerek gider herhalde)

Sarı, geçiciliğin ve dikkati çekiciliğin ifadesidir. O yüzden tüm dünyada taksiler sarıdır. Dikkat çeksin ve geçici olduğu bilinsin diye. Araba kiralama firmaları logolarında hep sarıyı kullanırlar. "Ürün geçici, lütfen geri getirin" demek istiyorlar. O yüzden dünyada hiçbir banka ambleminde bildiğimiz sarıyı kullanmaz. (Portakal ve bronz ya da bakır kimi zaman yer alabilir) Paranın geçici değil, kalıcı olmasını isterler.Aslında "bizde para pek durmaz, politikacılara avanta kredi olarak dağıtıyoruz" demenin bir yolu olabilir.

Beyaz, istikrarı, devamlılığı ve temizliği simgeler. Bu yüzden eğer üzerinde fazla şaibeler olan bir politikacıysanız, beyaz ağırlıklı kıyafetleri seçmelisiniz. Beyaz elbiseler sizin temiz olduğunuz imajını verir.

İşte renklerin dünyası ve şirketlerin bunu nasıl kullandıkları...

Feng Shui bulunduğumuz ortamda (bu iç ya da dış mekan olabilir) uyum içinde yaşama bilimidir ve bu uyumu sağlamak için de her ortam için değişik teknikler kullanılır. Sözlük anlamı "rüzgar" ve "su" dur. Rüzgar ve su, doğayı etkileyen iki akıcı elementtir.

Chi yaşam enerjisi nedir?
Yaşadığımız mekanda , çevremizde bizi etkileyen ve devamlı hareket eden kozmik, metafiziksel enerjiler vardır. Bu enerjinin adı "Chi"dir. Chi atmosferde sessizce ve görünmeden sürekli dolaşır, çok güçlüdür. Çinliler bu gücü "Ejderhanın kozmik nefesi" olarak tanımlarlar. Feng Shuinin amacı bu enerjiyi bize en faydalı olacak şekilde yakalamaktır. 

Pozitif ve negatik enerjiler nelerdir?
Pozitif Enerji (Sheng Chi) 
Chi yaşam enerjisi toprakta, havada, vücudumuzda, kısacası her yerde vardır. Önemli olan, bu enerji akışını bloke etmemek ve akışın dik bir hat üzerinde olmamasını sağlamaktır. Bunu yaptığımızda enerjiyi pozitif enerjiye dönüştürürür. 
Negatif Enerji (Shar Chi) 
Dik bir hat üzerinden bize yansıyan enerjinin akışı hızlı olur ve bu negatif enerjidir. Feng Shui, negatif enerjiyi önleyici yöntemler içerir.

Neden Feng Shui? 
Çinliler, pozitif ve negatif enerjilerin insanların hayatını olumlu ve olumsuz etkilediğine inanırlar. Feng Shui doğru olarak uygulandığı takdirde olumlu sonuçları hem insanın kendisi için hem de ailenin diğer bireyleri için görülür.
Feng Shui bize yaşadığımız mekanı, iş yerimizi yani bütün çevremizi en akıllı şekilde nasıl kullanacağımızı öğretir.


Feng Shui ve yaşadığımız mekan
Yaşadığımız mekanda enerji (Chi) akışının yavaş ve yumuşak dolaşarak hareket etmesini sağlamamız gerekir. Evimizde bu açıdan iki önemli yer vardır:

Pozitif enerji akışını sağlamak için dikkat edilmesi gereken noktalar:

1. Giriş Kapısı:
Evin giriş (sokak) kapısının baktığı yön çok önemlidir. Ayrıca kapıdan girişte, pozitif enerji sağlamak için şu noktalara dikkat edilmelidir:
Giriş kapısının karşısında tuvalet olması ya da iki katlı müstakil evlerde giriş kapısının üzerinde tuvalet olması, size gelen misafirler, tıpkı sifonun çekilişi gibi akıp gideceğinden uygun değildir. 
Giriş kapısının karşısında merdiven ya da başka kapı olmamalıdır. Çünkü enerjinin akışı hızlı, dik olarak gelir ve diğer kapıdan çıkar.
Giriş kapısının karşısında ayna da olmamalıdır. İçeri giren enerji aynadan yansıyarak tekrar dışarı çıkacaktır. Ayrıca, giriş kapısı ile aynı hat üzerinde üç veya daha fazla kapının olmaması gerekir. Bu kural koridorlar için de geçerlidir. Eğer üç tane kapı birbiri üzerine açılıyorsa o mekanda her zaman kavga, münakaşa problemi olacaktır.
Giriş kapısının karşısında sivri köşe ve kolon bulunmamalıdır. Yine giriş kapısı karşısında cam olmamalıdır. Aksi takdirde içeri giren enerjinin eve yayılma şansı olmayacak, tekrar dışarı çıkacaktır.

2. Yatak Odası
Hayatımızın üçte birini uyuyarak geçirdiğimizden, enerjimizi tekrar şarj etmemiz ve iyi dinlenebilmemiz için yatak odasının yerleştirme düzeni çok önemlidir.

Burada dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır: 
Ayaklar kapıya doğru uyunmamalıdır.
Yatak odasında kullanılan çarşaf ve örtüler düz renklerde seçilmeli, eğer desenli ise geometrik şekiller tercih edilmemelidir. Çünkü bu şekiller negatif enerji yayarlar ve dinlenmemizi engellerler. 
Yatakbaşı pencereye dayalı veya pencerenin altında olmamalıdır. 
Kiriş altında uyumak sakıncalıdır, çünkü kirişler ayrılığı sembolize eder ve bunların altında uyuyan kişilerin sağlık problemleri olur. Bu kural oturma mekanları için de geçerlidir. 

Evli çiftlerin, tek kişilik iki ayrı yatağı yanyana koyup kullanması ayrılığı sembolize eder.

Ebeveyn yatak odasının güneybatı yönünde olması evlilik ilişkilerinde mutluluğu getirir. Yatak odasında mümkün olduğu kadar yang renkleri, (kırmızı, altın rengi) kullanmalıdır. Çünkü uyku yin (-) bir aktivitedir ve bu renkler enerjiyi canlandırır ve fazla uykuyu önler.
Yatak odanızda TV, müzik seti, bilgisayar gibi elektronik aletler bulundurulmamalıdır. Çünkü bu tip aletler elektromanyetik enerjiyi yansıtır ve sağlığınız için zararlıdır.

Odada canlı bitki olmamalıdır. Canlı bitki sadece hasta olan insanların yatak odasında pozitif enerji akışı sağlamak için kullanılır. 
Odada akvaryum gibi su ile ilgili hiçbirşey bulunmamalıdır. 

Feng Shui ve arazi seçimi
Feng Shuide ev içi yerleşim planı ve dekorasyon kadar, evin konumu ve bulunduğu arazi de çok önemlidir. Yaşadığımız mekanın arkası kuzeye bakıyorsa, bu arkamızı sağlama almak gibi destekleyici bir güç demektir. Mekanın girişi güneye bakıyorsa, bu da pozitif ve olumlu fırsatlar yakalayacağımızı gösterir. Çıkış kapısının sağ tarafı batı ise, bunun mekana koruyucu etkisi olacaktır. Sol taraf doğuya bakıyorsa, maddi gücünüz kuvvetli olacaktır. Düz ve eğimi olmayan araziler Feng Shui açısından iyi değildir. Çünkü enerji akışı diktir ve dolayısıyla negatiftir ve sizi koruyacak hiç bir eğim ya da engebe bulunmamaktadır. 

Element teorisi nedir? 
Elementleri incelerken "ÜRETEN" ve "YOK EDEN" özelliklerini bilmek Feng Shuinin temel kurallarındandır. Bu aynı zamanda Çin astroloji bilimlerinde de kullanılır. Çin falında herkesin doğum tarihine göre (gün, ay ve yıl olarak) hayvan adlarından oluşan bir burcu (Fare, Öküz, Kaplan, Domuz gibi) ve bir elementi (Su, Tahta, Toprak, Ateş, Metal) vardır. Feng Shuiyi uygularken, kendi elementinizi bilmeniz gerekir. Çin astrolojisindeki burcunuzu, elementinizi ve Feng Shui ile ilgili ayrıntılı bilgiyi www.feng-shui.com.tr adresinden öğrenebilirsiniz.